Translate

14 Ağustos 2016 Pazar

Yeni Bir Workaway Deneyimi: Güney Afrika'dan Amy ile

Yaz tatilinde yollarda olacağız diye gezginleri misafir etmeye yönelik tüm sosyal hesaplarımızı kapatmıştık. Yollara çıkmaya fırsatımız olmadan bir türlü durulamayan bu güzelim coğrafya, sonu görünmez bir yola daha girdi. Yola çıkmaya ne zamanımız ne de enerjimiz kaldı.

Sanırım hesaplarımızın kapalı olduğunu fark etmeyen Amy, bize sanatsal yetenekleriyle katkı sunmak için davet göndermiş. Normalde misafir ağırlayacak bir ruh hali içinde de değildik. Ama Afrikalı olması ve iç mimarlık eğitimi almış olması o bozuk morallerimizin içinden bize biraz da olsa heyecan verdi.

Amy üç aydır Türkiye'deymiş. Olimpos'ta Deep Green'de bungalovlara çizim yapmış.


Amy, Bungalov'a resim yaparken
  
Daha sonra Kaş'ta el işi yapan bir dükkanda çalışmış ve Antalya merkezde bir ailenin çocuğuyla oyun oynayıp İngilizce çalıştırmış.


Antalya merkezde ilgilendiği küçük kız

Ve Amy, Türkiye'deki üçüncü ayının son haftası bize davet gönderdi. Daha önce Workaway'ın işleyişinden bahsetmiştim; kalma, yeme-içme ev sahibine ait, gezgin de yetkinlikleri çerçevesinde ev sahibinin işlerinde yardımcı oluyor. Böylece o bölgenin kültürünü günlük yaşama dahil olarak günlük yaşamın içinden tanımış oluyorsun. Daha önce iki farklı alman çift ile Workaway'ı deneyimlemiştik. Almanların teknik konulardaki başarısı ve gücü gibi zannetmiştik tüm deneyimleri...

Yalçın'la yapılacakların listesini çıkardık. Evin giriş kapısının üstünde uzunlamasına iki bölümlük cam vardı oraya ne zamandır vitray düşünüyorduk çerez niyetinde bir çalışma diye ilk olarak onunla başlamak istedik. Sonrasında evin bodrum katının tahta ile kapatılmış dört camına resim, üçüncü katın altı camına itfaiyeden de yardım alarak resim, gizli defne bahçemizin  baktığı duvara içimizi açacak bir resim diye listemiz uzayıp gidiyordu.

Bratislava'da eski evlere can gelsin diye tarihi evlerin pencerelerini ve kapılarını boyamışlardı, biz de konağın dışarıdan hissedilen o korkutucu ruhunu kırmak için pencerelerine iç açıcı resimler düşlemiştik...


Bratislava'dan özendiğimiz resimler


Pipo ve  balıklar ne ilgisi varsa...

Amy'a vitraydan bahsettik ilk olarak, kendisine listeyi sunmadık. Amy, mutfaktaki Anadolu motifli kilimlerimizi çok beğendi ve oradan motif üretmeye çalıştı.


Amy, Anadolu motiflerini çalışıyor


Amy'nin yardımcısı Jin 


Anadolu esintili motiflerimiz hazır


motifler çiziliyor

Bizim sanatsal iş listesi hikaye oldu, Amy son gün motifleri siyah kontör kalem ile çizdi boyama işi bana kaldı. Sağlık olsun, boyayınca çok keyifli bir iş çıktı. Sanatsal iş listesindeki işler Almanları bekliyor artık. Almanlar çalışma konusundaki yetkinlikleriyle beni bir kez daha şaşırttı.


Eli belinde motifimiz











Şimdi güneş vurduğunda, giriş salonunun duvarına motiflerin yansıması düşüyor ve biz Amy'i hatırlıyoruz.


Vitrayın duvara yansıması

Amy, Afrika dili biliyor ve çok dilli defterimizde Afrika dili de olacak diye çok sevinmiştim ama anadili İngilizce'ydi. Bildiği Afrika dili de İngilizce ve Almanca karışımıymış.
Güney Afrika Cumhuriyeti'nde 11 resmi dil varmış. Demokrasi gayet güzel işliyormuş. Ve kadınlar özgürmüş. 


Amy'nin ardından kalan iki cümlelik Afrika dili...

ve bir röportaj; gezgin olmak, gezmenin dünya barışına katkısı, gezmenin empati duygusunu arttırması ve ön yargıların yıkılması gibi başlıklarda oluşturduğum sorulara yanıtları...


 


Ve Amy davet gönderirken referans olsun diye bir iç mimar olarak yaptığı son çalışmaların web sitesinin adresini de göndermiş:


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder